DOLAR 40,0539 0.03%
EURO 46,9686 -0.09%
ALTIN 4.251,900,04
BITCOIN 43538681.05012%
Tekirdağ
29°

AÇIK

SABAHA KALAN SÜRE

AHLAK ; YALNIZCA ÇALMAMAK DEĞİLDİR

ABONE OL
24 Şubat 2016 22:33
0

BEĞENDİM

ABONE OL

17-25 aralık  soruşturmaları sırasında insanların “bilmem kaçıncı yüzünü” hep beraber gördük . Ar-edep-haya dediğimiz duygulardan hiç birisinin , artık geçerliliğinin kalmadığına ; birlikte  şahit olduk . Eskiden insanları tarif ederken ;  şu kişi 2 yüzlüdür diye anlattığınızda , adeta o kişi hakkında ; sanki “o katildir” demiş gibi olurdunuz . Bu konuşmanın geçtiği ortam da , bir anda buz gibi bir hava eser : konuyla ilgisi olmayan insanların   bile yüzü kızarırdı . Tabii ki bu durum ; normal insanların ahlak anlayışının eseriydi . Diğer taraftan , o zamanlarda da  politikanın içindeki cambazların , normal insanlar gibi olduklarını söylemek  mümkün değildir.

      (  Yazılarımda mümkün olduğu kadar eskiye öykünme (nostalji) yapmak istemiyorum . Eski çok iyiydi , şimdi kötü demek gibi bir düşünce sahibi asla olmadım . Her dönemin kendine özgü davranışları ve düşünce tarzları olduğunu en gerçekçi şekilde , tespit etmiş bir insanım . Eskiyle ilgili yazdıklarım sadece benim yaşadığım yıllarla ilgili , durum tespitlerini içermektedir. )

        Bir çoğunuz fark etmişsinizdir . Çok ünlü bir ilahiyat profesörü olan Hayrettin Kahraman ; ” yolsuzluk hırsızlık değildir” diyebilmiştir . Bu söz dinen örnek teşkil eden bir şahsiyetin ağzından çıkmış sözlerdir. Hani ünlü bir halk söylemi vardır,”İmam osurursa ,cemaat sıçar “ diye . Durum tam da budur . İnsanın ne yapacağını – ne diyeceğini şaşırdığı zamanlar yaşıyoruz  . Bir tarafta geleneksel olarak yaşamakta olduğumuz – öğrendiğimiz bir terbiye durumu ; diğer tarafta hafsalamızın çözümlemekte zorlandığı , iğrenç olarak tanımlayabileceğimiz söylemler ve uygulamalar . Evet ; yaşamakta olduğumuz bu gerçekliği ifade edebilecek cümleleri çok düşünmüş olmama rağmen  bulamadım . Bulsam bile ; yazıya dökecek terbiyesizliği kendime yakıştıramadım.

        Hatırlarmısınız ? Eski başbakanımız ve cumhurbaşkanımız rahmetli Turgut Özal “benim memurum işini bilir” ve“anayasayı bir kere delmekle bir şey” olmaz demişti . Bana göre bu sözler toplumsal yapımızda bir kırılma noktasıydı . Yani zurnanın zart dediği yerdi …. O günden bu güne ahlaksal durum ;  9 şiddetinde deprem geçirmiş ve çöküntüye uğramış düzeydedir. Hemen hemen tamiri imkansız gibi görünmektedir . Bu ahlaki çöküntünün ; kapitalizmin en ahlaksızca yaşandığı ülkeler de bile olabildiğini sanmıyorum . Çünkü kapitalizmin bile kendine has bir ahlak anlayışı olduğunu biliyorum . O ülkeler de düşeni kaldıran olmaz . Birilerinin düştüğü  , diğer insanların dikkatini bile çekmez . Ama , hiç kimse de düşene bir tekme de ben vurayım demez . Ama bizde ; ahlak ve din pazarlamacısı ulemalar ve liderler kendinden olmayanı düşürmek , yerlerde süründürmek için elinden geleni yaparlar . Üstüne üstlük düşenin nasıl bertaraf edileceğine dair , akıl hocalığı bile yaparlar.

        Ünlü devlet büyüklerimizden (!?) olan sn.Bülent Arınç ; Ankara’yı  parsel parsel satan Melih Gökçek ile ilgili gerçekleri 8 haziran günü ifşa edeceğini , milyonlarca insanın gözleri önünde söylemiştir. Ama gelin görün ki yapılan pisliğin ortaya döküldüğü bir söylem, söz konusu bile değildir . Aradan 4 aylık bir zaman geçmesine rağmen  tek kelime bile etmeyen sn.Arınç ; toplumda dini bütün – vicdan sahibi -arlanma ve utanma duygularına sahip bir insan olarak bilinmektedir . Demek ki o bile ; politika oyunları arasında kaybolabilecek düzüyde bir insanmış diyerek kendimizi avutuyoruz.

         Bu durumda ne yapabilir – ne söyleyebiliriz diye düşünmeye devam etmekten başka çaremiz kalmıyor . Elimizi uzatıp destek bulabileceğimiz lider arayışları içine giriyoruz . Sözünün anlamını düşünerek konuşan insan aramaktan da yorulduk diyebiliriz. Örneğin sn.Cumhurbaşkanı ; Biz yaradılanı yaratandan ötürü severiz sözünü defalarca söyledi . Hatta bu toplumun % 99 u MÜSLÜMANNNNN dır diyerek bir taraftan gönülleri hoş ederken ; diğer taraftan O alevi – o ermeni tohumu – bu yahudi dölü –o kürt ; gibi veciz sözleri söyleyerek , yaradılanı inancından ve milliyetinden dolayı nasıl aşağılayıp yok ettiğini ve hedef gösterdiğine şahit olduktan sonra , toplumsal çöküntünün çok uzun yıllar düzeltilemeyeceği kanaati her geçen gün yaygınlaşmaktadır …..

         Görünen o ki ; battıkça – çöktükçe ; kurtarılmak için yukarıya doğru uzattığımız elleri tutacak , o eli sahiplenecek – o eli sevip saracak , okşayacak insanları bulmak için daha çok çalışmamız gerektiği ; ortada duran en yalın gerçektir. Başarabilirmiyiz !!! Gelin birlikte deneyelim…..

          Son söz ;

          Ahlak ; yalnızca çalmamak değildir .

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.