Psikiyatride füg  “kişilik farkındalığının kaybı”  şeklinde tanımlanıyor.

CHP’nin temel değerlerininin ve fabrika ayarlarının gündeme geldiği bu günlerde konu, CHP’nin “füg”ü değil.

Bu yazıda müzikteki fügden bahsetmek istiyorum.

“Müzikte füg, birden çok sesi birleştirme kurallarına göre yazılan bir ses süsleme biçimi.

Ana tema bir partide sunulur ve sonra diğer partiler  benzetiş yoluyla birbirini izler.

Füg eserlerinde cümlelerin birbiri ardına sıralanması, kovalamayı andırdığı için bu stile “kaçış” anlamında “füg” denilmiş.

Bir füg’un yapısı şöyle gelişir: Önce birinci ses yalniz başına takdim edilir (tema).

Ardından ikinci ses birinciyle beraber devreye girer (cevap) -ki bu genelde birinci sesin dört veya beş nota aşağı veya yukarı kaydırılmış halidir.

İkiden fazla ses varsa bu noktada devreye diğer sesler girmeye başlar.

Yeni devreye giren her ses “cevap” melodisini çalarken bir önceki ses ikinci bir temayi çalar: tema-cevap-tema-cevap. 

Bu fasılın ardından çok enteresan oyunlar yapılır.

Mesela ilk devreye giren tema başaşağı döndürülebilir, ayna simetrisi alınabilir, notalarin uzunluğu genleştirilip sıkıştırılabilir.

Bütün bunlar yapılırken olaylar yine ilk paragraftaki gibi gelişir ama daha çok esneklik vardir.

Mesela “cevap giriyor aman” dersiniz, öyle başlar ama sonra gider başka bir şey yapar, veya cevap kısmı daha tema tam bitmeden  devreye girebilir.

Parça biterken temalar parçaya girdikleri sırayla tekrarlanır ve parça “ah çok yoruldum” edasiyla mağrur bir bitiriş yapar.” (Ekşi Sözlük).

Füg altın çağına Bach’la birlikte ulaşmış.

Şimdi bu anlatılanları You Tube’da Bach’ın  D Major, WTC II, BWV 874  fügünü dinleyerek görelim: https://youtu.be/m0HoK8yZS1c 

Eseri görüntülü hale getiren Stephen Malinowski  isimli bir müzik ve bilgisayar ustasının yaptığı “ Müzik Animasyon Makinası”.

Müzik Animasyon Makinasının görselleştirdiği diğer eserler https://musanim.com/ siteside.

İyi dinlemeler, bu arada CHP’yi düşünebilirsiniz.